İmamların Masumiyeti
Şia akaidinin Hz Ali den geldiğini ve masum bir soya dayandırılan, İmamların Masumiyeti tezi Eski İran kökenli bir inançtır. Bu inanç temelinde Şah lar ve Şah soyundan gelenler İsmet sıfatına sahiptirler ve günahsızdırlar. Bu gün de bu inanç bir akaid haline dönüşmüştür ve Hz Ali soyundan gelen imamlar masum ve günahsızdırlar inancı sürdürülmektedir.
Masumiyetleri Ferdi Yezdani denilen ilahi bir nurdan gelmektedir. Avesta nın Zamiyadi Yeşt bölümünde tarif edildiği üzere, yaratılıştan gelen bu güç ve masumluk inancı Hz Ali taraftarlarınca bu gün aynen kendilerine sirayet etmiştir.
Son Şah ın kızı olan Şehri Banu Medain Savaşında Müslümanlara esir düştüğünde Hz. Hüseyin ile evlendirilmiş bu evlilikten sonra yürüyen bu inanç sistemi çocukları üzerinden diri tutularak ve işlenerek günümüz Şia sının inanç temelini oluşturmuştur.
Bu masumiyet tezi Hz. Ali nin çocuklarından devam ederek günümüze gelmiştir ve peygamberle hiç bir alakası yoktur. İlginç olan şudur ki; Mecusi kökenli eski İran inanç biçimi olan bu Ferdi Yezdani inanışı, Müslümanlar arasında zemin bulması ve akaid haline dönüşmesidir. Şia nın Mecusiliğe sarıldıkça tahrif edilen İslam akaidine karşılık, kendisini İslam adına savunarak gelişen Ehli Sünnet inancıda tamamen içinden çıkılmaz bir hal almıştır. Günümüzde yaşamaya çalışılan ve içinden çıkılmaz çarpıklıklar haline getirilen İslam öz itibari ile Mecusiliğin yirmibirinciyüzyıl versiyonudur.
Bu fikir akımının karşısında Ehli Sünnetin Nuru Muhammedi tezini görmek bizi şaşırtmamalıdır çünkü Ehli Sünnet, Mecusi kökenli akaid geleneğinin yeşerdiği Ehli Beyt karşıtı bir gelişme olarak karşımıza çıkmıştır. Bütün peygamberlerin alnından geçerek Muhammedin kendisine ulaşan bu NUR, Mecusilik kökenli Ferri Yezdani inancından başka bir şey değildir.
Masumiyetleri Ferdi Yezdani denilen ilahi bir nurdan gelmektedir. Avesta nın Zamiyadi Yeşt bölümünde tarif edildiği üzere, yaratılıştan gelen bu güç ve masumluk inancı Hz Ali taraftarlarınca bu gün aynen kendilerine sirayet etmiştir.
Son Şah ın kızı olan Şehri Banu Medain Savaşında Müslümanlara esir düştüğünde Hz. Hüseyin ile evlendirilmiş bu evlilikten sonra yürüyen bu inanç sistemi çocukları üzerinden diri tutularak ve işlenerek günümüz Şia sının inanç temelini oluşturmuştur.
Bu masumiyet tezi Hz. Ali nin çocuklarından devam ederek günümüze gelmiştir ve peygamberle hiç bir alakası yoktur. İlginç olan şudur ki; Mecusi kökenli eski İran inanç biçimi olan bu Ferdi Yezdani inanışı, Müslümanlar arasında zemin bulması ve akaid haline dönüşmesidir. Şia nın Mecusiliğe sarıldıkça tahrif edilen İslam akaidine karşılık, kendisini İslam adına savunarak gelişen Ehli Sünnet inancıda tamamen içinden çıkılmaz bir hal almıştır. Günümüzde yaşamaya çalışılan ve içinden çıkılmaz çarpıklıklar haline getirilen İslam öz itibari ile Mecusiliğin yirmibirinciyüzyıl versiyonudur.
Bu fikir akımının karşısında Ehli Sünnetin Nuru Muhammedi tezini görmek bizi şaşırtmamalıdır çünkü Ehli Sünnet, Mecusi kökenli akaid geleneğinin yeşerdiği Ehli Beyt karşıtı bir gelişme olarak karşımıza çıkmıştır. Bütün peygamberlerin alnından geçerek Muhammedin kendisine ulaşan bu NUR, Mecusilik kökenli Ferri Yezdani inancından başka bir şey değildir.