Zekeriya'nın duası ve Üç gün oruç meselesi


Meryem sûresi, 98 (doksansekiz) ayet olup Mekke'de nazil olmuştur. Bazı tefsircilere göre 58. âyet, bazılarına göre de 71. ayet Medine'de nazil olmuştur. Bu sûre, diğer bahisler yanında, özellikle Hz. Meryem'den ve onun Hz. İsa'yı dünyaya getirmesinden bahsetmesi sebebiyle "Meryem sûresi" adını almıştır. Kur'an-ı Kerim de Meryem Suresinde 1-15 arası ayetlerde bahsedilen Zekeriya, Yahudi toplumunun dini ve siyasi parçalanma yaşandığı bir ortamda Rabbine içinden  niyaz eder; "Rabbim bu toplumun içinde benim ve Yakub'un mirasını (Tevhid) sürdürebilecek bir topluluk göremiyorum. Bana bir yardımcı gönder zira tek başıma gücüm tükendi."

19.4 - şöyle demişti: "Ey Rabbim! Doğrusu, artık kemiklerim gevşedi, saçlarım ağardı. Ama şimdiye kadar, ey Rabbim, Sana yönelttiğim duada cevapsız bırakıldığım hiç olmadı.

19.5 - Ve gerçek şu ki, ben göçüp gittikten sonra yakınlarım(ın yapacakların)dan kaygı duyuyorum; çünkü karım baştan beri kısırdı. Öyleyse, bana katından, benim yerimi alacak bir yardımcı bahşet

Dua içeriğinden çok üzerinde durulan Zekeriya'nın yaşlılığı ve karısının kısır olup olmadığı bildirilmemesine rağmen meallerde karısı için tıbbi olarak; "kısır" teşhisi konmasıdır. Ayrıca ayette geçen (veliyyâ), Zekeriya'nın bir çocuk özlemi ile açıklanamaz. O kendisinin davasına sahip çıkacak ed-Din'i İslam'a hizmet edecek birisinin eksikliğini dile getirmektedir. 

Duasına karşılık bulan Zekeriya'nın oğul müjdesi karşısında yaşadığı şaşkınlık beraberinde "Bana bir işaret göster" şeklinde ayette detaylandırılır. Mucize algısı ve Rivayet kültürü ile örülü zihin genelde bu ayet mealini "Bana bir Mucize göster" şeklinde çevirince doğal olarak Zekeriya'nın mucizesi de üç gün boyunca dilinin tutulması şeklinde anlaşılır. Kur'an-ı Kerim'in hiç bir ayetinde "mucize" kelimesi geçmez. Müşriklerin Peygamber mesajını bastırmak ve onu bir sihirbaza çevirmek için kullanmak istedikleri bu yöntem Kur'an tarafından Sünnetullaha göndermeler yapılarak boşa çıkartılır. Zekeriya'nın bir işaret beklentisi 

19.10 - Zekeriyya, "Rabbim, öyleyse bana (çocuğumun olacağına) bir işaret ver", dedi. Allah da, "Senin işaretin, sapasağlam olduğun hâlde insanlarla (üç gün) üç gece konuşamamandır" dedi.

şeklinde çevirilen ayette maalesef "konuşamamandır" şeklinde karşılık bulur. Oysa ayette konuşamamak değil konuşmama eylemine bir atıf vardır. Zekeriyadan istenen çok basit bir şeydir. Hatta kendi elinde olan bir bir şeydir.

Mihraba çık, son sözlerini söyle Eve git, işine konsantre ol, psikolojik olarak yıpranmış bir beyin ve bir bedenle çocuk beklemektense
karınla ilgilen. Üç gün oruç meselesi budur, dil tutulması değildir.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kur'an ışığında ebelik !

Koşun Kavga Var !

Kadir Gecesi Bulundu !

"Kitapsız"lık Yapma !

Ben, Biz, O. Allah Kur'anda neden farklı zamirler kullanır ?

Allah'ın Kahramanı Sensin e-kitap olarak çıktı !.

Kuyruğu Kopartan Tilki Masalı

Musa, Ekmek ve Özgürlük - ÇIKTI

Hoş geldin On bir ayın sultanı Gastronomi

Sünnilik bir Din midir ?