Ahlaksız Ahlak

Binlerce yıldır hayatta kalma mücadelemiz birlikte ve sosyalleştikçe kolaylaştı. Çakmaktaşından silah ve alet yapmaya başladığımız dönemlerde bir tek bireyin gündelik işler için harcadığı zaman, koşturma çabası günümüzde binlerce kişi için yapılan bir koşturma ve çaba. Ancak sorun bunca çaba ve emeğe çok az bir elitin çöküyor oluşu, paylaşmıyor oluşu, yığıyor oluşu. Sonra da hayvanlardan geldik, biz de onlardan bir türüz dediğimiz de kızıyorlar.

Modernite ile birlikte son yüz yılda katettiğimiz mesafe korkunç. Yaklaşık yetmiş bin yıllık deneyimler son bir yüzyılda inanılmaz bir ivme kazandı. Bundan yaklaşık iki bin yıl önce doğu Akdeniz den kalkan bir Fenike gemisi İber Yarımadasına yolculuğunu yaklaşık üç yılda tamamlıyordu. Şimdi ise uzaya fırlattığımız bir roket atmosfere çıkışını yirmi üç saniye de tamamlıyor.

İlerleme ve insanın gelişimi yalnızca hayatta kalma, yeme, içme, barınma ve üreme ihtiyaçları için temelde kalmayıp çeşitlendi, haz, keyif, ego ve daha bir sürü iç güdü ya da dürtünün hayvansal tortularını aratır düzeyde ilkel kaldı. İnsan her bakımdan gelişirken bir tek aşamada gelişemedi, o da; AHLAK.

Vahyin rehberliği işte tam da bu minvalde önem kazanıyor. İnsanoğlu tüm deneyimlemelerine dayanarak tüm ihtiyaçları için ne kadar uzun sürerse sürsün mutlak surette gelişip ilerleyebilir iken Ahlaki olgunlukta daima sınıfta kaldı. İşte Vahiy bizim Ahlaki gelişim ve olgunluğumuzun açığını kapatmak için gelir. Ancak yaratılan bir varlık olan insanın bir kusurunu örtme ya da özrünü giderme bağlamında değil ! Yalnızca birimizi diğerimizin zulmünden korumak, yol göstermek ve mutlak rehberlik için. Çünkü insanın diğer yönlerde gelişimi kendi iradesi ve deneyimlemeleri ile Allah'ın tüm kainat için uygun gördüğü Sünnetullahına uygun gelişirken "Ahlaki ilkelliği" onu tüm uyumun dışında bir oyun bozucu yapmıştır. Çalmak, Öldürmek, Talan, İstila, Zina gibi bir çok özelliğimiz bizi hayvanlardan farklı kılıyor ancak onların Ahlaki Olgunluğu hayatta kalmak, üremek üzerine kurulu GELİŞMİŞ BİR OLGUNLUK ve VAROLUŞ iken insanın ilkelliği daha çok kendi nefsini tatmin, bencil, egoist oluşuna dayanıyor. Çünkü İnsan, en temel ihtiyaçları en mükemmel şekilde giderilse de KUDURAN bir varlık !...

Şimdi !
Canım abilerimm, Canım ablalarımm, Yeğenlerr, Kuzenlerr, Canlarr, Ciğerlerr;
Kur'an ayetlerinde anlatılan kıssa, darb-ı mesel ya da tüm öğüt ve hatırlatmaları bu bağlamda okuyalım. O ayetleri bizim bilimsel, edebi, sanatsal ya da diğer ilerleme ihtiyacımıza yontmayalım. Eğer bu bağlamda Vahiy bizi destekleyecek olsak her toplumun ivmesine ivme katacak hiç bir zaman değişmeyen matematik kuralları, fizik kuralları, biyoloji, kimya ya da anatomiden bahsediyor olacaktı. Kur'an ayetlerinde bu ahlaki olgunluk için bilinç kazandırma çabalarını lütfen kişisel egolarınızı tatmin etmek için YORUMLAMAYIN ! Kur'an'ı yeniden yeniden keşfedicem diye tanınmaz hale getirmeyin. En temel ihtiyaç ne ise Vahyin yaraya parmak basmak istediği şey de odur.

Allah'ın muradı mazlumlar ve zalimler arasında ki dengenin bozulmasını istemesidir. Zira Zalimlerin düzenleri daima mazlumları eziyor ve bu sayede ayakta kalıyordu. Dışarıdan bir müdahale olmadıkça bu düzen hiç değişmiyordu. Vahiy bu bakımdan daima DÜZEN BOZUCUDUR. RAHATSIZ EDİCİDİR, UYKU KAÇIRICIDIR, MÜCADELECİDİR.

Lütfen, Lütfen, Lütfen !
Panoramanızda İNSANLIĞA, HAYATA, EŞYAYA ve diğer her şeye taa insanlık tarihinin başına ve bu güne denk gelecek şekilde genişlik kazandırarak bakın. Göreceksiniz ki yerinde sayıyor olduğumuz tek şey; AHLAKSIZLIĞIMIZDIR !...


Bu blogdaki popüler yayınlar

Kur'an ışığında ebelik !

Koşun Kavga Var !

Kadir Gecesi Bulundu !

"Kitapsız"lık Yapma !

Ben, Biz, O. Allah Kur'anda neden farklı zamirler kullanır ?

Allah'ın Kahramanı Sensin e-kitap olarak çıktı !.

Kuyruğu Kopartan Tilki Masalı

Musa, Ekmek ve Özgürlük - ÇIKTI

Hoş geldin On bir ayın sultanı Gastronomi

Sünnilik bir Din midir ?