Şah, Mat, Hadis.
Peygamber hayatta iken Vahyin hem ezberlenmesini hem de mümkün olan papirüslere, kemiklere ve derilere yazılmasını istemiştir. Vahiy için bu böyle iken Peygamberin kendisine ait hiç bir sözü yazdırmaması Ümmetin üzerinde çokça düşünmesini gerektirmektedir. Ama biz öyle büyük bir paradoksun içindeyiz ki Yazmayını da Yazmışlar !!!
Ebu Bekir, Peygamberimiz’in vefatından sonra halkı toplamış ve onlara şöyle demiştir: “Sizler Allah’ın elçisinden farklı hadisler naklediyorsunuz. Bu durumda sizden sonrakiler daha büyük anlaşmazlıklara düşecektir. Allah’ın elçisinden hiçbir hadis nakletmeyin. Sizden hadis nakletmenizi isteyenlere deyiniz ki: İşte Allah’ın Kitabı aramızda, onun helalini helal kılın, haramını haram görün.” Zehebi, TezkiratulHuffaz 1/3; Buhari l.cilt
Peki ama bütün hayatı haksızlık adaletsizlik ve mazlumlara arka çıkmakla geçmiş bir elçinin davası vahiy ile başarıya ulaşmış ve bu noktada gerekli hiç bir pratik " Bakın bu sözüm ya da yaptığım fiil, şu şu ayetin tefsiridir, şu şu ayet içindir, onun için yaptım" dememiştir. Çünkü Muhammed a.s ve dava arkadaşlarına vahiy yetmiştir.
Sana BU KİTABI indirdik ki, insanları BU KİTAPLA uyar’ (6/92),
Sana BU KİTABI indirdik ki, insanlar arasında BU KİTAPLA hüküm ver’ (4/105),
Sana BU KİTABI indirdik ki, insanlar arasındaki ihtilafları BU KİTAPLA çöz’(16/64),
Sana BU KİTABI indirdik ki, insanları karanlıktan aydınlığa BU KİTAPLA çıkar’ (14/2),
Sana BU KİTABI indirdik ki, insanlara indirileni BU KİTAPLA beyan et (16/44)…
Durum böyle iken sözlerinin, hal ve hareketlerinin çok sonraları (Vefatı üzerinden yaklaşık iki yüz küsür yıl geçtikten sonra, İran'lıların Nebatça'nın gramerini yazarak ilk Arabi grameri oluşturmaları ile birlikte tüm Tefsir, Hadis ve Kelam ile ilgili eserlere Eski Pehlevi dünya görüşünü sızdırdılar) yazılmasında ne gibi bir sakınca olabilir ki ?
Tüm Kutsal kabul edilen metinlerin tahrifi, bu kutsal metni topluma taşıyan kişinin sözlerinin de kutsal (Hadis-i Şerif) kabul edilmesi sonucunda olmuştur. Yahudiler Musa'nın, Hıristiyanlar İsa'nın Kutsal Kelimeler dışında da vahiy aldığını iddia ederler. Yahudiler ilk bu nedenle fırkalara ayrılmıştır. Onlara göre bir Sözlü Torah vardır, Bir yazılı Torah. Sözlü Torah(Talmud) biz deki Hadis meselesine denk geliyor. Sanskrtitçe, Pali metinleri içinde bu böyledir, Zerdüşt'ün Avesta dışında da kutsal kelimeler getirdiğini iddia etmiştir Zerdüştiler. Bitmez abi bu kısır döngü, bitmez...
Ebu Bekir, Peygamberimiz’in vefatından sonra halkı toplamış ve onlara şöyle demiştir: “Sizler Allah’ın elçisinden farklı hadisler naklediyorsunuz. Bu durumda sizden sonrakiler daha büyük anlaşmazlıklara düşecektir. Allah’ın elçisinden hiçbir hadis nakletmeyin. Sizden hadis nakletmenizi isteyenlere deyiniz ki: İşte Allah’ın Kitabı aramızda, onun helalini helal kılın, haramını haram görün.” Zehebi, TezkiratulHuffaz 1/3; Buhari l.cilt
Peki ama bütün hayatı haksızlık adaletsizlik ve mazlumlara arka çıkmakla geçmiş bir elçinin davası vahiy ile başarıya ulaşmış ve bu noktada gerekli hiç bir pratik " Bakın bu sözüm ya da yaptığım fiil, şu şu ayetin tefsiridir, şu şu ayet içindir, onun için yaptım" dememiştir. Çünkü Muhammed a.s ve dava arkadaşlarına vahiy yetmiştir.
Sana BU KİTABI indirdik ki, insanları BU KİTAPLA uyar’ (6/92),
Sana BU KİTABI indirdik ki, insanlar arasında BU KİTAPLA hüküm ver’ (4/105),
Sana BU KİTABI indirdik ki, insanlar arasındaki ihtilafları BU KİTAPLA çöz’(16/64),
Sana BU KİTABI indirdik ki, insanları karanlıktan aydınlığa BU KİTAPLA çıkar’ (14/2),
Sana BU KİTABI indirdik ki, insanlara indirileni BU KİTAPLA beyan et (16/44)…
Durum böyle iken sözlerinin, hal ve hareketlerinin çok sonraları (Vefatı üzerinden yaklaşık iki yüz küsür yıl geçtikten sonra, İran'lıların Nebatça'nın gramerini yazarak ilk Arabi grameri oluşturmaları ile birlikte tüm Tefsir, Hadis ve Kelam ile ilgili eserlere Eski Pehlevi dünya görüşünü sızdırdılar) yazılmasında ne gibi bir sakınca olabilir ki ?
Tüm Kutsal kabul edilen metinlerin tahrifi, bu kutsal metni topluma taşıyan kişinin sözlerinin de kutsal (Hadis-i Şerif) kabul edilmesi sonucunda olmuştur. Yahudiler Musa'nın, Hıristiyanlar İsa'nın Kutsal Kelimeler dışında da vahiy aldığını iddia ederler. Yahudiler ilk bu nedenle fırkalara ayrılmıştır. Onlara göre bir Sözlü Torah vardır, Bir yazılı Torah. Sözlü Torah(Talmud) biz deki Hadis meselesine denk geliyor. Sanskrtitçe, Pali metinleri içinde bu böyledir, Zerdüşt'ün Avesta dışında da kutsal kelimeler getirdiğini iddia etmiştir Zerdüştiler. Bitmez abi bu kısır döngü, bitmez...
Tezgah hep aynı tezgah...
Söz konusu olan öz ve bilinç olan vahyin ana mesajı zaman içerinde detaylarda boğulmuştur. Vahyin tek harfi değişmemiştir ancak Vahyin de içinde olduğu Külliyat süre su katar gibi zenginleştirilmiş adeta çölde elmas kaybedilmiştir. Hiç kimse bu kadar zengin külliyat içinde meselenin özü ile ilgilenmemiş detaylar üzerine kavga edip durmuştur. Zaten istenen de budur. Çünkü Din üzerinde rant elde etmenin, geçim kapısı yapmanın tek yolu Allah ile Elçi'nin arasına girmektir. Bu da ancak Allah'ın sözünün yetmediği yerde ! Elçinin sözlerini ziyadeleştirmekle mümkündü. Öyle de oldu.
Düğün değil, bayram, değil, seyran değil, ülkenin her yanı yangın yeri, üç beş kuruş sağdan soldan toplayıp ihtiyaç sahibinin yürek acısına ortak olmak için çabalayıp dururken, Ümmet ensar olmuş memleketin her yanında muhacirlere kucak açarken, hainlerin içeridekileri bir yandan, küresel şeytanlar bir yandan ülkeyi işgal etmek ister iken sen kalk: "Satranç oynamak helal mi haram mı tartışması çıkar" Niye yüzlerce yıldır sırtımız yerden kalmıyor şimdi anladın mı ! Şimdi kalkıp bu adamlara iki çift laf etsen bu sefer de ya ülkenin gündemi bu mu ! Allah'ın gündemi bu mu fırçası yemekten utanıyorum. Ama olsun Yine de hatırlatmakta fayda var;
"Benden bir şey yazmayın, benden KUR'AN DIŞINDA BİR ŞEY YAZAN ONU YOK ETSİN"
Kaynak: (SAHİH-İ MÜSLİM C.4. Sayfa 97, sünen-i Daremi,C.1, sayfa 119: sünen-i Ahmed b.
HANBEL C.3 sayfa 182)
"Zeyd b. Sabit'ten: RESULULLAH BİZİ HADİSLERİNİ YAZMAKTAN ALIKOYDU VE BİZİM YAZDIĞIMIZ HADİSLERİ YOK ETTİ."
Kaynak: (Sünen-i EBU DAVUD. İllim Kitabı, C 3. Sayfa 319)
"ALLAH ELÇİSİNDEN SÖZLERİNİ YAZMAK İÇİN İZİN İSTEDİK, BİZE İZİN VERMEDİ."
Kaynak: (TİRMİZİ. es-Sünen, K. İlm sayfa 11)
BİZ HADİS YAZARKEN HZ PEYGAMBER YANIMIZA GELDİ ve yazdığınız şey nedir? dedi. SENDEN İŞİTTİĞİMİZ HADİSLER" dedik.
HZ PEYGAMBER DEDİ Kİ:
ALLAH'IN KİTABINDAN BAŞKA KİTAP MI İSTİYORSUNUZ? Sizden evvelki milletler ALLAH'IN KİTABI yanında başka kitaplar yazdıkları için YOLDAN ÇIKTILAR."
Kaynak: TİRMİZİ. Es Sünen. K. İlm 11. El. Hatib. Takyid 33
Söz konusu olan öz ve bilinç olan vahyin ana mesajı zaman içerinde detaylarda boğulmuştur. Vahyin tek harfi değişmemiştir ancak Vahyin de içinde olduğu Külliyat süre su katar gibi zenginleştirilmiş adeta çölde elmas kaybedilmiştir. Hiç kimse bu kadar zengin külliyat içinde meselenin özü ile ilgilenmemiş detaylar üzerine kavga edip durmuştur. Zaten istenen de budur. Çünkü Din üzerinde rant elde etmenin, geçim kapısı yapmanın tek yolu Allah ile Elçi'nin arasına girmektir. Bu da ancak Allah'ın sözünün yetmediği yerde ! Elçinin sözlerini ziyadeleştirmekle mümkündü. Öyle de oldu.
Düğün değil, bayram, değil, seyran değil, ülkenin her yanı yangın yeri, üç beş kuruş sağdan soldan toplayıp ihtiyaç sahibinin yürek acısına ortak olmak için çabalayıp dururken, Ümmet ensar olmuş memleketin her yanında muhacirlere kucak açarken, hainlerin içeridekileri bir yandan, küresel şeytanlar bir yandan ülkeyi işgal etmek ister iken sen kalk: "Satranç oynamak helal mi haram mı tartışması çıkar" Niye yüzlerce yıldır sırtımız yerden kalmıyor şimdi anladın mı ! Şimdi kalkıp bu adamlara iki çift laf etsen bu sefer de ya ülkenin gündemi bu mu ! Allah'ın gündemi bu mu fırçası yemekten utanıyorum. Ama olsun Yine de hatırlatmakta fayda var;
"Benden bir şey yazmayın, benden KUR'AN DIŞINDA BİR ŞEY YAZAN ONU YOK ETSİN"
Kaynak: (SAHİH-İ MÜSLİM C.4. Sayfa 97, sünen-i Daremi,C.1, sayfa 119: sünen-i Ahmed b.
HANBEL C.3 sayfa 182)
"Zeyd b. Sabit'ten: RESULULLAH BİZİ HADİSLERİNİ YAZMAKTAN ALIKOYDU VE BİZİM YAZDIĞIMIZ HADİSLERİ YOK ETTİ."
Kaynak: (Sünen-i EBU DAVUD. İllim Kitabı, C 3. Sayfa 319)
"ALLAH ELÇİSİNDEN SÖZLERİNİ YAZMAK İÇİN İZİN İSTEDİK, BİZE İZİN VERMEDİ."
Kaynak: (TİRMİZİ. es-Sünen, K. İlm sayfa 11)
BİZ HADİS YAZARKEN HZ PEYGAMBER YANIMIZA GELDİ ve yazdığınız şey nedir? dedi. SENDEN İŞİTTİĞİMİZ HADİSLER" dedik.
HZ PEYGAMBER DEDİ Kİ:
ALLAH'IN KİTABINDAN BAŞKA KİTAP MI İSTİYORSUNUZ? Sizden evvelki milletler ALLAH'IN KİTABI yanında başka kitaplar yazdıkları için YOLDAN ÇIKTILAR."
Kaynak: TİRMİZİ. Es Sünen. K. İlm 11. El. Hatib. Takyid 33
