Kur’an’ı Yüceltirken Onu Yabancılaştırmak
Kenan, yani bugünkü Filistin ve çevresini kapsayan kadim coğrafya, tarih boyunca hem kutsal metinlerde hem de arkeolojik bulgularda İsrailoğullarının ve diğer Sami toplulukların erken dönem yerleşim alanı olarak anılmıştır. Bu bölge, Antik Yakındoğu’nun siyasal ve kültürel geçiş noktalarından birini oluşturur. “Kenan” ya da Batı dillerinde bilinen biçimiyle Canaan adı, yalnızca bir yer ismini değil, aynı zamanda o topraklarda yaşayan halkların ortak kimliğini de ifade eder. Etimolojik açıdan “Kenan” adının kökeni kesin olarak saptanamasa da, Semitik dillerdeki k-n-ʿ kökünden geldiği genel kabul görmektedir. Bu kök, “alçalmak”, “boyun eğmek”, “eğilmek” anlamlarını taşır. Nitekim İbranice kānaʿ fiili de aynı biçimde “alçaltmak” ya da “itaat etmek” anlamına gelir. Bu bağlamda Kenan sözcüğü “alçak yer” ya da “alçaltılmış toprak” anlamını taşımaktadır. Bu yorum, yalnızca dilbilimsel bir analiz değil, aynı zamanda coğrafi bir gerçekliğin de yansıma...